
CİSEF: “NE SIKLIKTA SEKS YAPMAK NORMALDİR?”
CİSEF BAŞKANI CİNSEL TERAPİST DR. CEM KEÇE: “SEKSTE SIKLIK DEĞİL TATMİN ÖNEMLİDİR!”
Cinsel Sağlık Dernekleri Federasyonu (CİSEF) cinsel terapistleri, sekste performansın önemli olduğunun düşünülmesinin çiftler arasında cinsel ve duygusal sorunlara yol açtığını belirttiler. Sağlıklı bir cinsel yaşamın temelinde rakamlar, skorlar değil, karşılıklı tatminin olduğunu vurguladılar.
SEKS SIKLIĞINDA SİHİRLİ SAYI HER İKİ PARTNER İÇİN UYGUN OLAN SAYIDIR…
CİSEF Başkanı Psikoterapist Dr. Cem Keçe, cinsellik konusunda neyin normal neyin anormal olduğuna dair kesin ve evrensel kurallar olmadığını belirterek şunları söyledi: “Cinsellikle ilgili toplumun dayattığı standartlar, çevreden duyduğumuz hikâyeler, medyanın sunduğu idealize edilmiş ilişkiler büyük beklentiler yaratabilir. Ancak her çiftin cinsel yaşamı kendine özgüdür. Cinsellik kişisel bir deneyimdir. İnsanlar birbirinden farklıdır ve dolayısıyla cinsellikten aldıkları zevk, beklentileri, ihtiyaçları da değişir. Bazı çiftler her gün seks yapmayı tercih ederken, bazıları haftada ya da ayda birkaç kez seks yapar. Seks sıklığı konusunda evrensel bir normal belirlemek imkânsızdır. Normal seks sıklığı her çiftin kendi ihtiyaçlarına, beklentilerine ve yaşam koşullarına bağlıdır. Eğer çift cinsel yaşamlarından memnunsa seks yapma sıklıkları normal demektir. Seks sıklığında sihirli sayı her iki partner için uygun olan sayıdır ve cinsel ihtiyaçlarının karşılandığını hissettikleri sürece ödül çoktan kazanılmış demektir. Cinsellik iki insan arasında paylaşılan özel bir deneyimdir. Bu deneyimi bir yarışa çevirmek şehveti ve duygusal derinliği zedeler. Özellikle erkekler için seksi bir başarı kriteri gibi gören bakış açısı sağlıklı cinsellik için zararlıdır. Seks ne kadar sık yapıldığıyla ya da ne kadar sürdüğüyle değil, partnerlerin ne kadar tatmin olduğu ile ilgilidir. Ancak yapılan anket çalışmaları ve klinisyenlerin ortak görüşü çiftlerin haftada iki seks yaptıkları yönündedir ve bu toplum tarafından normal sınırlar içinde kabul edilen bir sayıdır.”
SEKS SIKLIĞI KONUSUNDA HER ÇİFT KENDİ NORMALİNİ OLUŞTURUR…
Cinselliğin yaşamın tüm evreleri gibi değişim içinde olduğunu vurgulayan Dr. Keçe, “Cinsel dürtüler, ihtiyaçlar ve beklentiler yaşamın her aşamasında farklılık gösterir ve bu değişiklikler, fiziksel, duygusal ve çevresel faktörlerin etkileşimine dayanır. Gençlikte keşif ve heyecan, yetişkinlikte güven ve haz, orta yaşlarda duygusal bağ ve yaşlılıkta sevgi dolu yakınlık cinselliğin odağındadır. Yeni bir ilişki başladığında çiftler genellikle daha sık seks yapma eğilimindedir. Ancak zamanla bu sıklık azalabilir, bu da normal bir süreçtir. İş hayatı, çocuklar, stres, sağlık sorunları gibi faktörler de seks sıklığını etkileyebilir. Seks sıklığı bir problem haline gelmediği, yani her iki tarafı da tatmin ettiği sürece bu sıklık ne olursa olsun normaldir. Diğer bir deyişle, seks sıklığı konusunda her çift kendi normalini oluşturur. Ancak çiftin ne sıklıkta seks yaptığı stres ya da tartışma kaynağı haline geldiğinde bir uzmana başvurmaları faydalı olabilir. Bazen altta yatan duygusal sorunlar ya da sağlık problemleri cinsel isteksizliği tetikleyebilir” dedi.
SEKSTE ÖNEMLİ OLAN PERFORMANS DEĞİL HİSLERDİR…
CİSEF Başkan Yardımcısı Dr. Fatma Coşar, seksin yalnızca fiziksel bir eylem olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizerek şöyle devam etti: “Günümüzde seks performans odaklı bir eylem gibi algılanıyor. Sosyal medya, filmler ve popüler kültür, seksi mükemmel performans gerektiren bir deneyim olarak sunuyor. Oysa gerçekte cinsellik sadece fiziksel bir eylem olmanın ötesinde derin duygusal bağların ve hislerin bir yansımasıdır. Sekste önemli olan performans değil, hissedilen ve paylaşılan duygulardır. Partnerler arasındaki duygusal bağ, güven ve samimiyet cinselliğin en önemli unsurlarıdır. Duygusal bağ olmadan yaşanan cinsel birliktelikler çoğu zaman tatminsizlik ve boşluk hissi yaratır. Cinsellik kişisel tercihlere ve ihtiyaçlara göre şekillenir. Kimileri için seks daha sık yapılması gereken bir ihtiyaçken, kimileri için daha seyrek olması yeterlidir. Çiftlerin birbirlerine baskı yapmadan, karşılıklı olarak ihtiyaçlarına saygı göstermesi gerekir. Sekste sıklığı veya performansı hedeflemek yerine partnerinizle neyin sizi tatmin ettiğini konuşmak daha sağlıklı bir yaklaşımdır. Tatmin edici seks fiziksel hazla birlikte duygusal yakınlık da gerektirir.”